Cinsel Bozukluklarda Çiftlerin Terapisi

Bireysel cinsel terapilerde, şahsın doğrudan cinsel belirtilerini düzeltmeye yönelik ortalama 10-20 seanslık tedaviler uygulanır. Burada terapinin genel çerçevesinde cinsel eğitim ve destek, cinsel endişe ve mitlerin tartışılması ve başarısız ve yıkıcı davranışların düzeltilmesine yönelik ev ödevlerinin verilmesi ve uygulanması vardır.

Cinsel problem, belli bir bulgudan uzaklaşıp, çiftlerin diğer dinamiklerini etkileyerek cinsel alana etki ediyorsa çiftin psikoterapötik süreci başlar. Burada belli bir süreden söz etmemek en doğrusudur. Belirgin cinsel sorunu olan bir çiftin probleminin altında, cinsel konular haricinde birçok faktör yatabilir. Bu noktada terapist, cinsel ve cinsel olmayan birçok konuda çalışmak durumundadır.

Cinsel terapiyle uğraşan iyi bir psikoterapist, tedavi sırasında altta yatan duygusal ve psişik konuları değerlendirebilmelidir.

Çift terapisi ile cinsel terapi bir arada harmanlanmalıdır. Cinsellikle bağlantılı çift terapilerinde partnerlerin çift olma öncesi durumları çok önemlidir. Her bireyin kendine ait bakış açısı ve o insanla beraber olmak için kendine ait psikolojik nedenleri göz önüne alınmalıdır.

Terapist olarak görevimiz önyargılı olmadan, danışan çift bir arada olmayı seçiyorsa onları bu yolda başarılı ve mutlu olmalarını sağlayacak tarzda desteklemek, sorumluluklarını göstermek ve gereğini yapmaları konusunda yardımcı olmak, ilişkiyi yürütmek istemiyorlarsa bunu anlamaları ve bununla baş etmeleri konusunda yol göstermektir.

Cinsel bozukluğu olan bir çiftin tedavisinin başlangıcında, soruna odaklı bir cinsel terapi veya eşlerin psikolojik dinamiklerine yönelik kapsamlı bir çift terapisi mi gerektiği iyi değerlendirilmeli ve çiftler bu konuda ikna olmalıdır.

Çiftin bağlılık ve samimiyet düzeyleri yüksek, cinsel motivasyonları ve cinsel birleşme istekleri mevcut, önemli bireysel psikopatolojileri yok, cinsel etkileşimi bozmayan cinsellik dışı küçük ihtilafları varsa, cinsel probleme yönelik kısa ve odaklanmış terapiler uygun olur.

Bunun tersi durumlarda ve daha önce başarısız bir cinsel terapi deneyimi yaşayanlarda, derinlemesine çift terapisine girmek en doğru yoldur.

Paranoid, sınır ya da narsistik kişilik bozukluğu olan çiftlerin tedavileri zordur. Alkol veya madde bağımlılığı, depresyon gibi ek faktörler terapide göz önünde tutulmalıdır.

Çiftler cinsel sorunlarla terapiste müracaat ettiklerinde, genellikle erkek daha iyi ve daha fazla seks istediğini ve olmamasından dolayı olumsuz etkilendiğini, kadın ise erkeğin romantizmden uzaklaştığını, onunla konuşmadığını, ilgilenmediğini, yardım etmediğini ve erkeğin direkt sekse yönelmesinin onu kırdığını belirtir.

Birçok çift evliliklerinin romantik aşaması geçtikten sonra, cinselliğin rutine bindiğini, başlarda cinsellikten büyük zevk alırken, şimdi bir yük gibi geldiğini görürler ve üzülürler. Gerçek dünya ve günlük hayatın kısır döngüsü, cinselliği yok etmektedir. Bu noktada çiftlere umut aşılamak ve kendilerine ne olduğunu anlamalarına yardımcı olmak önemlidir. Çiftlerin birbirlerine yeniden aşık olabilmeleri güçlü bir motivasyon aracıdır.

İlişkinin başlarında çiftler partnerlerinin hep olumlu yanlarını öne çıkarırlar. Zamanla bu kör, büyülü dönem biter ve partnerin olumsuz tarafları ve farklılıkları göze batar. Olumlu ve olumsuz yanları bilgece harmanlayabilen bir yaklaşım, gerçek yani olgun aşkı oluşturur.

Çiftlerin en büyük problemlerinden biri de çözümlenmemiş, kendi kendine soğumaya bırakılmış ihtilaflardır. Bu da uzun vadede kırgınlık ve uzaklaşma ile sonuçlanır. Özellikle cinsel ihtilafları konuşmama genel bir sorundur. Zamanında çözülmeyen küçük bir sorun, ileride büyük problemler yaratabilir.

Terapideki ana hedeflerimizden biri, çiftlere 'ben' demeyi öğretmektir. Cinsel sorunlarla ilgili karşısındakini suçlamak yerine kendileriyle ilgili sorumlulukları alabilmelidirler.

Doğum sonu, orta yaş bunalımları, menopoz, ev-iş değişikliği gibi geniş dönemleri sıkıntıları cinsel sorunlara yol açabilir.

Çift terapilerinde, çiftler arasında ihtilaf yaratan cinsellik dışı alanları keşfedilmesi ana prensiptir. Cinsel deneyimleri hakkında tartışmak, kitap önerileri, cinselliğe odaklı randevulaşma, çiftleri seks konuşmaya yönlendirmek ve ev ödevleri cinsel terapilerin yöntemleri arasındadır.