Hipnoz ve Hipnoterapinin Faydaları

Hipnoz nedir? sorusunu yanıtlayabilmek için telkin ve telkinin kabul edilmesi ne anlama geliyor, bunu bilmemiz gerekir. Alınan telkine yönelik duygusal ve davranışsal tepkiler veriliyorsa telkin kabul edilmiş demektir. Kişi telkini kabul ettiyse hipnoz olmuştur. Yani bir telkinin kabul edilme hali hipnozdur.

Aslında hipnoz günlük hayatın içinde geçen bir yaşantıdır. Bir telkinin kabul edilmesi için hipnotik transta, gözlerimizin kapalı olması gerekmez. Kendimize ve dünyaya ait yerleşik inançlarımız çocukluktan itibaren önce ailemiz, sonra da toplum tarafından bize dayatılan telkinlerin kabulünden başka bir şey değildir. Bilinçli irademiz dışında gerçekleşen bu durum bilinçdışımızda yerleşir, kimlik ve kişiliğimizi oluşturur.

Hipnoterapide önemli olan tedaviye yönelik verdiğimiz telkinlerin danışanımız tarafından kabul edilmesi ve telkine göre davranmasıdır. Örneğin, hipnoz ile sigara bırakma seansları sonrası sigara alışkanlığının terk edilmesi gibi.

Hipnoterapide hipnotik trans yaratmamızın sebebi bu esnada zihnin telkine açık olmasıdır. Sonuçta danışan verilen telkine yönelik bir değişim yaşarsa buna hipnoz diyebiliriz. Telkin kabul edilmediyse yaşanan olay hipnotik durum veya trans hali dediğimiz durumdur.

Günlük hayatta sık sık trans hali yaşarız. Çok heyecanlı bir film izlerken ya da bizi cezbeden bir kitabı okurken bazen çalan zili duymayız. Bu bir trans halidir. Yani bir şeye odaklanmış ve diğer uyaranlara kendimizi kapatmışızdır. Yaşam içindeki trans hallerimiz dışsal uyarılara karşıdır.

Tıbbi hipnozda hipnotik transa sokmak ise bireyin kendi içinde odaklanmasını sağlar. Hayallerine, düşüncelerine, bedensel hislerine odaklanan kişi farkında olmadığı içsel uyarıları keşfeder.

Hipnozda genel olarak herkesin aklına gözlerin kapalı, vücudun rahat ve gevşemiş, uykuya benzer bir tablo gelir. Fakat kişiler her durumda, farkında olarak ya da olmayarak telkin kabul edebilirler. Bilinçliymiş algısı içinde verilen telkinler en kuvvetli etkiyi gösterir. Akşam yemeğinden sonra televizyon karşısında yarı uyuklar pozisyonda propagandaya yönelik bir haber bilinçdışımızda kuvvetli bir yer edinebilir.

Hipnoz olmayı istemek ve hipnozdan fayda göreceğine inanmak hipnoterapinin yani hipnoz tedavisinin esasıdır. Daha önce hipnoz ile sigarayı bırakmış bir yakını olan ve bunun etkinliğini görüp, inanmış biri sigarayı bırakmak için hipnozu tercih ettiğinde netice almak çok daha kolay olacaktır.

Hipnozun etkisi değişime direnen, alışkanlıkların etkisinden kurtulamayan bilinçdışımızın gücünü ve yönlendirmesini yok etmekten gelir.

İrademizle hareket ettiğimizi zannederken, bizi aslında yöneten bilinçdışımızdaki yerleşik inançlardır. Bundan dolayı çoğu kez irademize yenik düşeriz. Bilinçdışı uzun vadede her zaman bilince karşı galip gelir.

Örneğin, birçok kişi zararlarını bilmesine, bırakmayı yürekten istemesine ve bunun için ciddi mücadeleler vermesine rağmen sigarayı bırakma ve zayıflamada başarılı olamaz. Aylar süren diyet ve egzersizlerin ardından verdiğiniz kiloları kısa sürede tekrar alırsınız. Çünkü yeme alışkanlıklarınız bir süreliğine değişse de bilinçdışında yerleşmiş bulunan zevke dayalı yeme, yiyeceklerin güzel koku ve tatları hiç kaybolmamış, su yüzüne çıkmak için en uygun zamanı aramaktadır. Zayıflama sürecinde günde 1-2 saatinizi ayırdığınız spor bilinçdışınızda hiçbir zaman içselleştirilmemiştir. İşten çıkıp, 2 saat spor yapıp eve gelmek yerine, bir an önce evde olup, yemeğinizi yiyip, yumuşacık koltuğunuzda televizyon izlemek çok daha rahat ve kolay olacaktır. Hipnoz ile alışkanlıklarınızı yener, değişimi içinize sindirerek yaşarsınız.

Sigara örneğine girersek; Sigarayı zararlarından dolayı gönülden bırakmak istiyorsunuz ya da yaşadığınız bir sağlık problemi nedeniyle bırakmak durumundasınız. İradenizle, nikotin bantlarıyla, ilaçlarla sigarayı bir süre bıraksanız da ondan aldığınız zevk ve tat derinlerde gizlenmektedir. Yemek sonrası tüttürülen sigaranın tadı, kahve sonrası yakılan sigaradan aldığınız zevk bilinçdışınızda durmaktadır. Bundan dolayı büyük olasılıkla iradenizin zayıf bir anında, stres düzeyinizin yüksek olduğu bir durumda sigaraya başlayacaksınız. Hipnozun potansiyelinden yararlanarak bilinçdışınızda yerleşik zevke yönelik hayalleriniz değiştiğinde ise sigarayı kalıcı olarak bırakmak mümkün olacaktır.

Özetle hipnoz, mantığı her zaman yenen hayallerde değişim sağlar. Bilinçdışınızdaki hayal ve inançlar değiştiğinde ise kalıcı değişim gerçekleşir. Bunun psikolojik rahatsızlıklarda, fobilerde, depresyonda, cinsel işlev bozukluklarında, obezite tedavisinde, sigarayı bırakmada, kaygının giderilmesinde vs. kullanımı ise hipnoterapiyi oluşturur. İyileştirici psikolojik tekniklerin hipnoz ortamında kullanımı olan hipnoterapiyi uygulayana ise hipnoterapist denir.

Hipnozu anlamak, hipnoterapinin tedavi edici etkisini kavramak için bilinçdışını, bilinçdışının özelliklerini bilmek gerekir. Yaşamlarımızın çok büyük kısmı, bilinçdışımızın etki ve hakimiyetinde otomatiğe bağlanmıştır. Bilinçdışının kabul etmediği bir şeyi bilinç ne kadar istese de yaşam felsefesi haline getiremeyiz. Bilinçdışının programlanması hemen hemen 8-10 yaşlarında tamamlanmış olur. Henüz 4 yaşında iken annemizin “üstünü başını kirletmeden yemeyi hiç öğrenemeyeceksin”, 7 yaşında ilkokul öğretmenimizin “evladım sen kalın kafalı mısın, düzgün okumayı öğrenemiyorsun”, “tembel çocuk ödevini yine mi yapmadın” tarzındaki yüklemeleri “başarısızlık”, “yetersizlik”, “beceriksizlik” gibi birçok inanç, fikir, yanlış algı ve itikatların bilinçdışımıza yerleşmesini sağlar.

Sadece bilinçli irade ve arzuyla bilinçdışını değiştirmek zordur. Burada hipnoz, hipnoterapi ve psikoterapi önemli rol oynar. Bilinçdışının baskınlığıyla ilgili bir örnek verelim. İş hayatınızda bir dönüm noktasına geldiniz, kongrede yapılacak sunum için siz seçildiniz ve iyi bir sunum kariyerinizde sıçrama yapmanızı sağlayacak. Sevinçli, gururlu ve isteklisiniz. Fakat bir anda kalabalık önünde konuşmaktan korktuğunuzu hatırladınız ve içinizi ürperti kapladı. O kadar insanın önüne çıkıp, rezil olmak var. Aslında şimdiki pozisyonumda fena değil, üst kademeye geçersem sanki ne olacak diyerek kendinizi rahatlatıyorsunuz. Bilinçli aklınız devreye girer. “Bu fırsat bir daha ele geçmez. Senin neyin eksik, senden daha yeteneksiz ve bilgi düzeyi zayıflar bile neler yaptı, hangi pozisyonlara yükseldi. Sen de rahatça yaparsın. ‘’ İçiniz tam rahatlamışken bilinçdışınız sesini yükseltir. ‘’Saçmalama, o kalabalık karşısında sesin titrer, kekelersen rezil olursun. Daha geçen yıl 3-5 kişiyle toplantı yaparken bile ne kadar zorlandığını unuttun mu? İlkokulda iki mısralık şiiri unuttuğunda arkadaşların gülmüş, öğretmen kızmıştı. Kendini aptal durumuna düşürme.” Bilinçdışında depolanmış bilgi ve duygu açığa çıkmış, bilinçli aklınız baskılanmaya başlamıştır. Çoğu kez bilinçdışınıza yenik düşer görevi almaktan vazgeçer, pozisyonunuza razı olursunuz ya da büyük bir heyecan altında konuşmanızı yapar fakat yeterli performansı gösteremezsiniz.

Burada çocukluk döneminde bilinçdışına yerleşen “yetersizim” temel inancı başrolü oynamıştır. “Yeterliyim”, “Kim ne derse desin ben kendimi biliyorum, gülen güler, eleştiren eleştirir”, “Herkes hata yapabilir, hata da yapsam iyi ve değerliyim” bakışına sahip olduğunuzda ise gerçek değişim yaşanacaktır. Burada hipnoz, hipnoterapi ve psikoterapi ana rolü oynayacaktır.

Görüldüğü üzere hipnoz ve hipnoterapi, psikoterapinizi hızlandıracak ve etkisini arttıracak bir araçtır. Bu sayede içgörünüz gelişecek, sizi kısıtlayan, sınırlandıran düşünce ve inançlarınızı yeniden yapılandıracak, öz kontrolünüzü güçlendirecek, negatif duyguları yok ederek pozitif duygulara yoğunlaşacak, sorunlarınızın kaynağını görme şansını yakalayacak, zihinsel zincirlerinizden kurtulacaksınız.

Bu etkilerden yararlanarak hipnoz ve hipnoterapiyi sigara bağımlılığından kurtulmada, obezite tedavisinde ve panik bozukluk, depresyon, tik bozuklukları gibi psikiyatrik rahatsızlıklarda, sosyal fobi, hayvan korkuları, yükseklik korkusu, uçak korkusu, ameliyat ve dişçi korkusu gibi tüm fobilerde, uyku bozukluklarında, impotans, erken boşalma, vajinismus gibi cinsel fonksiyon bozukluklarında, kekemelik ve okuma bozukluğunda, psikojenik ağrı bozukluklarında, konversiyon bozukluğu dediğimiz psikolojik bayılma vakalarında, gece işemelerinde efektif olarak kullanıyoruz.

Hipnoz ve hipnoterapi kökeninde psikolojik faktörlerin yattığı asabi hipertansiyon, allerjik cilt hastalıkları, sedef hastalığı, migren, astım gibi farklı hastalıklarda da kullanılabilir.

Hipnoz ve hipnoterapi ile gevşeme, konsantrasyon, hedef belirleme, zihinsel kapasiteyi arttırma gibi becerileri de kazanabilirsiniz. Bu sayede yabancı dil öğrenme, sınavlara hazırlanma, sportif faaliyetlerde başarıyı arttırma, iş performansınızı arttırma gibi alanlarda da hipnoz ve hipnoterapiden yararlanılabilir.

Antalya psikiyatri ve Antalya psikoterapi merkezimizde tıbbi hipnoz, hipnoterapi desteği alabilir, psikolojik sorunlarınıza hızlı çözümler sağlayabilirsiniz.

Antalya hipnoz, Antalya hipnoterapi.

Psikiyatri Antalya, Antalya psikoterapi merkezi.

Psikiyatri Uzmanı Emine Filiz Uluhan.